Bir gün, hiç düşünmediğimiz, aklımızın ucundan bile geçmeyen kabusla baş başa kaldık. Oğlumuza doktor lösemi dedi.
Dünyanın, yaşamın hayallerin, renklerin uçup gittiği anlamını yitirdiği; acının, kurkunun, gözyaşının ve karanlığın hüküm sürdüğü yeni bir dünya ile baş başa kaldık. Çok ani olmuştu, hazırlıksız yakalanmıştık. Sudan çıkmış balık misali çırpınıyorduk.
Bir gün öncesinde derdimiz, oğlumuza hangi ayakkabıyı almaktı. Ya şimdi. Öyle büyük bir kâbus çökmüştü ki üstümüze, ayakta kalmak direnmek zor çok zordu. Ama yolun başındaydık henüz, çekecek çok yükümüz vardı.
Yavrumuzun, canımızın bir parçasının, öpmeye koklamaya kıyamadığımız dünyalar tatlısı kuzumuzun gözlerimizin önünde erimesi, bambaşka bir hal alması ve baba benim canımı yakıyorlar sen niye beni kurtarmıyorsun bakışı, sana yüzünü çevirişi, çaresizlik, yüreğinizdeki yaranın her gün kanaması…
Yok bunlar yetmiyor gibi en çok, ihtiyacımız olduğu anda. Tutunacak bir dal ağlayacak bir omuz aradığımızda en yakınlarımızın, en sevdiklerimizin en güvendiklerimizin kaçarcasına sizden uzaklaşması. Acınız kadar yalnızlığınızın da artması.
Ama her şeye rağmen dik durmalısınız, güçlü görünmeli çare olmalısınız. Ama yalnızsınız karanlık, soğuk, acı ve gözyaşlarıyla baş başa.
Sonra yolunuza bir ışık tutulur. Bir bakarsınız kocaman bir aile, tüm fertleriyle ve en önde yüreğinde güneşi doğuran bir adam ÜSTÜN EZER. Bize bu amansız yolda yoldaşlık ediyor. Tüm ailesiyle LÖSEV’le beraber. Sende bu ailenin bir parçası oluveriyorsun. Solmuş yüzüne bir tebessüm, donuk gözlerine fer, düşmek üzere olan dizlerine güç düşmüş kollarına omuz veren kocaman bir aile.
Beş yıla yaklaşan umut yolculuğumuzda en sarp, en acımasız, en zorlu yolları aşıp, artık dünyanın, doğanın, yaşamın, çiçeklerin; güzelliklerini, kokularını renklerini görmeye başlamışsak bize verdiğiniz desteğin çok önemli yeri var.
Teşekkürler LÖSEV ailesi, teşekkürler ÜSTÜN hoca. Emeği geçen tüm aile üyelerimize minnettarım. Büyük küçük demeden hepinizin ellerinden öpüyorum. Sizler acıyı sevgiye çevirme ustalarısınız. Sevgiyle umudu harmanlayıp aş diye yavrularımızın önüne koyuyorsunuz. Ve onlar her lokmada biraz daha hayata tutunup şifa buluyorlar.
Biliyorum siz durmayacaksınız, durmayın da zaten çünkü eşlik edecek çok yavrumuz var, en zor yolculukların da.
Sağlıkla ve sevgiyle kalın
ATA’NIN BABASI MUSTAFA